PROPOLİS

PROPOLİSLE SAĞLIK...

Bitki Tomurcuklarını ve Filizlerini Koruyan,

Yumuşak ve Koruyucu Yapısıyla Sarmalayan,

Bitkisel Doğal Maddenin

Arılarca İşlenmiş Hali...

Safran Abla

Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla

Arı Sütü

Polen

Safranlı Süzme Bal

BİTKİ-ARI İŞBİRLİĞİ

DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI

PROPOLİS

KARA MUM, ARI REÇİNESİ

PROPOLİS NEDİR?

Propolis, bitkilerin filiz, çiçek ve yaprak tomurcuklarını özellikle tomurcuklarını; zararlılardan, hastalıklardan, üremesini engelleyecek etkilerden, mantarlaşmalardan ve mikroorganizmalardan koruyabilme adına salgıladığı bu çok özel 'bitkisel özden', arıların topladıktan sonra çiğneyip, enzimleriyle harmanlaması sonucu oluşturduğu 'doğa mucizesi' sağlık paketidir.

Arının, kovanını muhkem hale getirmek ve kovanını steril tutmak, ürettiği balı muhafaza etmek (konserve etmek), yavruları ve kendi sağlıklarını korumak amacıyla bitkilerden topladığı 'koruyucu öze', enzimlerini katmak suretiyle oluşturduğu propolisin önemli özellikleri şunlardır....

Antioksidan; antioksidatif etki açısından arı ürünleri arasında en yüksek etkiye sahip olanıdır.
(Antioksidan madde: Yağların oksidasyonunu yavaşlatan maddeler. Oksidasyonlanma ile oluşan molüküler yapılar olan "RADİKALLER / zararlı maddeler" ile savaşan maddeler Vücuddaki kimyasal süreçte oluşan oksitlenme ile damar yağlanması gibi ortaya çıkan serbest radikallerin meydana gelmesini önleyen ve onlarla savaşan bileşimler, mineral yapılar.
RADİKALLER / Zararlı maddeler: Hidrojen peroksit gibi.., Besinlerin yüksek sıcaklıkta işlenmeleriyle oluşan lipit peroksit gibi. Bunlar vücudun yaşlanmasına, kemiklerin zayıflamasına, saç ağarmasına ve dökülmesine, cildin yaşlanmasına- kırışmasına- matlaşmasında, kalp krizi riskinin artmasında, farklı kronik dejaratif rahatsızlıklarda, eklem ağrılarına, ve değişik kanser türlerinin oluşmasında etkin rol oynayan maddelerdir)
,

Antibakteriyel (bakterilere oluşumlarına karşı kullanılan ajan / flavonovid maddeler),

Antifungal (mantar / fungus enfeksiyonlarına karşı kullanılan farmakolojik ajan / flavonovid maddeler),

Antiviral (virus enfeksiyonlarına karşı kullanılan ajan / flavonovid maddeler),

Antiparaziter (hayvanlarda olan veya onlardan bulaşan parazitlere karşı kullanılan maddeler),

Antiflamatuvar (iltihaplara / yangıya, ödemlere karşı kullanılan maddeler) yapısal malzemelerden oluşan doğal bir arı ürünü,

Flonovidler (biyolojik ahan madde / Bioflavonoidler),

Antibakteriyel (zararlı bakteri ve enfeksiyonlarına karşı kullanılan maddeler),

Antidepresif (stres, tedirginlik, deprasyon, korku, gerginlik,..gibi yaşam konforunu düşüren rahatsızlıkları yok eden madde),

Anestezik (stres, ağrı, sızı, eklem ağrıları, romatizmal ağrılar, diş, baş, kas ağrısı gibi rahatsızlıkları gideren maddeler),

Propolis; Koyu renkli reçinemsi (Daha sonra salgıladığı enzimlerle Propolisi oluşturacak olan arıların, topladığı enzimler reçine kıvamında olduğundan. Arların topladığı reçine değil) yapışkan yapıda olan propolis, Pro  (Ön) ve Polis (koruyan, korunulan yer, şehir - İonapolis / İyon şehri) kelimelerinin birleştirilmesi ile oluşturulmuştur. Halk arasında "kara mum" "arı reçinesi" olarak da tanımlanır / bilinir. (Reçine:ağaçların yaralarını iyileştirme, çürümelere engel olma, hasarlarını tedavi etmek için salgıladığı madde)

Bitkilerin tomurcuklarını ve filizlerin bir başka deyimle kendi varlıklarını sürdürebilmek için ürettiği bu mucizevi 'bitkisel madde', arılarca toplanır ve arka ayakları üzerinde biriktirilir. Kovana arka ayakları üzerinde taşınan bu 'bitkisel madde', yapışkan bir yapıda olduğundan ancak başka arıların yardımıyla yada dar bir aralıktan / delikten geçirilerek alınabilir.

Propolis ile polen arasındaki en önemli fark, propolis bitkilerin tomurcuk yada filiz aşamasında, kendi üremesini garanti altında tutmak için salgıladığı mumsu-reçinemsi tabakanın, arının sindirim sisteminde yer alan enzimlerle harmanlanması ile oluşurken, polen bitki çiçeklerinden arının bacaklarına bulaşan, bitki dölleme tozudur. Polen bitki ürünü iken, propolis bitki ürünün, arı enzimleriyle harmanlanmış halidir. Polen saf bitkisel doğal ürünken, propolid katkılı (Arı enzimleri) doğal bitkisel üründür.

PROPOLİSİN TOPLANMA YÖNTEMLERİ:

Çerçeve ve çerçeve arasından toplama; Arıların çerçeve ek yerlerine ve köşelerine biriktirdiği propolisler, sezon sonunda ispartula, bıçak, özel toplayıcı ve benzeri aletlerle sıyrılarak alınır.

Örtü bezinden toplama; Propolis toplanması için geliştirilen özel telli örtüler kullanılır. Arılar, telli örtüyü kovanın kusuru olarak görürler. Güvenlikleri ve sağlıkları için telli örtünün deliklerini kapamak için propolis ile sıvarlar. Propolis sıvalı örtü sıcak suya daldırılarak, propolisin suya geçmesi sağlanır.

Derilen "bitkisel madde" arıların salgıladığı enzimler ve yine arıların ürünü olan balmumu ile karıştırılarak propolis elde edilir. Elde edilen propolis arılarca; kovanın dip tahtası, çerçeve kenarları, giriş deliği arkasında biriktirilmeye başlanır. (Bu nedenle; sistemli propolis elde edebilmek için arıcılar propolis tutucuları kullanırlar).

Kovanın belli yerlerinde toplanan reçinemsi bu madde gerek duyulduğunda arılarca kullanılır. Kullanılmak üzere biriktirilen propolis; aslında arı için var olmalarının nedeni, yaşamsal alanlarını düzenleyen ön temizleyici ve koruyucusudur.

Bal ile doldurulan petekler bu malzeme ile kaplanır. Bal, yavru ve yiyecekleri için ürettiği peteklerinin hücrelerini öncelikle propolis ile kaplar. Bu kaplama işleminden sonra ürettiği balını, üreyen yavrularını ve besinini koyar. Böylece arının ürettiği ürünler kovanda bozulmadan saklandığı gibi yavrular içinde strilize edilmiş odacıklar oluşturulmuş olur.

Özetle: propolis, kovanda arının olmazsa olmazıdır. Üremesi, sağlıklı kalabilmeleri, ürünlerini koruyabilmeleri, peteklerin güçlenmesi, zararlıların dışarıya atılması, steril ortam oluşturulması, kovanın çatlaklarının kapatılması, kovan dışına atılamayan zararlıların tecritlenmesi ve temizlenmesi, dışardan gelebilecek zararlılara engel olunabilmesi gibi arının yaşamsal alanını ayakta tutuyor

Kovanlardaki arı sayısı yaklaşık 50.000 ve üstü olduğundan; kovan sıcaklığı 36°, bağıl nem %65 civarındadır. Bu ortam mikrop, bakterilerin üremesine çok müsait olduğu gibi mantarlaşmayada elverişli ortamı sağlar. Tüm bu olumsuzluklara rağmen arıların milyonlarca yıldan beri bal üretip şifa dağıtması bu ortamı steril ortam haline dönüştürebilmesindendir. Arı kolonileri bu steril ortamı, sağlıklı yaşam ortamınını propolis ile elde etmektedir/ sürdürmektedir.


PROPOLİSİN İÇERİĞİ / YAPISI:

Dünyadaki tüm bitkilerde toplam 4-5000 arası fitokimyasal (Bitkilerin savunma sistemini, rengini, tadını, aromasını oluşturan, tek başlarına besleyici olmayan ama sağlık açısından son derece yararlı olan bitkisel maddeler. Bazı kanser türlerine ve kalp hastalıklarını önler ve korur) madde var olduğu bilindiğine göre; propoliste mevcut olan 250-300 fitokimyasal bileşik çok önemli miktar.

Arıların enzimlerini harmanlayarak oluşturduğu propolisin; yaklaşık yarısını (%45 gibi) bitkisel balsamlar (ilaç, sağlık prepatları, krem ve parfüm elde etmede de kullanılan bir tür reçine), ~%30'unu balmumu (Arılarca üretilen), ~%10'unu bitkilerdeki eterik yağlar (bitkilerden elde edilen yağlar) ~%10'unu (gibi) bitkilerin üremesini sağlayan polen ve üreme sıvıları, geriye kalanıda su ve bileşimleridir.

Propolisin muhteviyatında; arı ve insan sağlığı için yüksek önem taşıyan B1, B2, B6, C ve E vitaminlerin yanısıra potasyum, mağnezyum, mangan, sodyum, kalsiyum, iyot, demir, bakır, mangan, mangan, bakır, çiko gibi birçok önemli mineraller mevcuttur. Ayrıca propolis Galangin, Pinosembrin, Apigenin, Naringenin, Kuerestin, Gallik asit, Kafeik asit, Sinamik asit, Ferulik asit, Benzoil asit, Krisin, Emoidn,.. bileşiklerinide içerir. Propolisin;protiene sahip zengin bir yapısı vardır.


PROPOLİSİN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ:

60-70° ve üstünde sıvı halde, 25-50° aralığında reçinemsi yumuşak yapışkan, 15-20° altında ise sert ve kırılgan bir yapıya sahip olan propolis; etanol (Alkol. Etil alkol, bitkisel alkol), glikojen / glycogen (şekere / enerjiye dönüşen karbonhidrat. Şekerin depolanma hali. Gerektiğinde vücud tarafından kullanılan karaciğerde depolanan şekerin yapısı) ve suda belirli oranda çözülür.


PROPOLİSİN FAYDALARI ve KULLANIM ALANLARI:

GENEL FAYDALARINA BAKIŞ

Propolis; Vücud direncini artırıp hastalıklara karşı vücud sağlığını korur. Vücudun kendi kendisini onarmasına yardımcı olur. Vücuddaki serbest radikallere (zararlı maddelere) karşı bünyeyi destekler.

Propolis; Sağlıklı yaşamın vitrini sağlıklı vücuda, sahip olabilmeyi, hastalıkları bertaraf ederek sağlıklı bünyeye sahip olabilmeyi, yaşam konforunu artırabilmeyi, yaşlanma sorununu öteleyebilmeyi vaad eden doğal bir üründür. Sağlık sorunlarına çözümler sunan, çözümlerine ortam hazırlayan, çözümlerine ciddi katkılarda bulunabilen arı katkılı bitkisel bir üründür.

Vücudda fagosit (Göze-yeme / hücre yemesi. Vücuddaki hücrelerin gerekli katı besin ve koruyucu maddeleri bünyelerine / sİtoplazma sıvısı içine almaları) fonksiyonlarını hızlandırıp yararlı besinleri hücrelere dahil ederken, zararlı maddeleri yok eden antikor (vücuda giren zararlı maddeleri yok etmek için vücudun salgıladığı madde) salgılatma yoluylada zararlı maddelerin sebep olacağı hastalıklarıda önler.


PROPOLİS'in ANTİBİYOTİK ÖZELLİĞİ:

Bitkisel özlü kuvvetli doğal antibiyotik olan propolis; bitkisel doğal ürün olduğu içinde hiçbir yan etkide bulunmadan, bağışıklık sistemini önemli ölçüde güçlendirir.

Çok güçlü antibiyotik etkisi olan propolis; enfeksiyonlu bölgenin, hasta dokuların, mikroorganizmaların yaydığı kimyasalları algılayarak aktif hale gelir ve onların 'antisi / karşıtı' özelliklerine sahip fibrokimyasallarını (Bitkilerin savunma sistemini, rengini, tadını, aromasını oluşturan, tek başlarına besleyici olmayan ama sağlık açısından son derece yararlı olan bitkisel maddeler) yayarak bakterileri yok edip bölgeyi tedavi eder. Hasar gören bölgenin hücrelerini onardığı gibi nüfus ettiği tüm dokulardaki hücreleri güçlendirerek yeniler.

Propolis; sentetik antibiyotiklerin tersine uzun süreli kullanımı zararlı bakterilerde direç oluşturmamakta tam tersine onlara bağışıklık kazandırmamaktadır. Zararlı bakterileri yaydıkları kimyasalları nedeniyle ayırt eden propolis fitokimyasalları bu bakterileri yok ederken zararlı sinyali vermeyen yararlı bakteriler üzerinde olumsuz etkilerde bulunmamaktadır.

Bu özelliğinden dolayı propolis, tarihsel süreç içinde; geniş kullanım alanlı / geniş spektrumlu doğal antibiyotik madde olarak kabul edilmiştir


PROPOLİSİN PENİSİLİN ÖZELLİĞİ:

Propolis; penisiline mukavemet kazanmış güçlü virüsler (Staphlococcus, Giardia, Protozoa grubu, Herpes, İnfluenza,... gibi) üzerinde etkili olduğu gibi, onlarca mantar zararlısına ve bakteri üzerinde de kesin etkili olması kuvvetli doğal penisilin özelliğini göstermesi propolise penisilin özelliği katmıştır.


PROPOLİSİN ANTİOKSİDAN ÖZELLİĞİ:

Propolis içeriğinde yoğun miktarda güçlü antioksidanlar barındırması dolaysıyla, serbest radikalleri (zararlı maddeleri) etkisiz hale getirme özelliği taşır. Antioksidan özelliğinin işlevsellik kazanması ile lipidleri (Yağlar. Doymuş yada doymamış organik yağlar) korurlar. C vitamini gibi diğer bileşiklerin okside olarak etkisiz hale, hatta zararlı verici, önleyici bileşikler konuma gelmesini önler.Yararlı vitaminlerin ve lipitlerin varlıklarını muhafaza etmelerini ve yapısal formunun yıkılmasını engellerler.


PROPOLİSİN ANEZTEZİK / AĞRI KESİCİ ÖZELLİĞİ:

Propolis; anestezik / ağrı kesici özelliğinide bünyesinde barındırır. Özellikle ağız yoluyla alındığında öncelikle diş, baş ve boğaz ağrılarına karşı etkinlik gösterir. Daha sonra sindirim sistemi, kan dolaşım sistemi, sinir sistemi ve lenf dolaşım sistemi yollarıyla ulaştığı, ağrı kimyasalı yayan organlara karşıda etkisini gösterir. Bu etkinin hızlı olabilmesi içinde sıvı halde alınması faydaya; hız ve fayda katar.

Bedensel dış ağrılar, iltihaplar, ödemler ve yaralar içinse, direk uygulamalar çok daha faydalı olacaktır.


PROPOLİSİN ANTİDEPRESİF ÖZELLİĞİ:

Deprasyon ataklarını, Stres gerginlik gibi durumları önler. Düşünce berraklığı getirerek oluşturduğu düşüncedeki dinginlik sayesinde akıl ve zihin sağlığını dengeler, iradeyi güçlendirir.


PROPOLİSİN BAĞIŞIKLIK KAZANDIRMA ÖZELLİĞİ:

Arı sütü, polen, propolis doğrudan bağışıklığı güçlendirir. Bağışıklık sistemine yönelerek, onu çökerterek ilerleyen kanserli hücreleri hedef alır. Aynı şekilde; bağışıklık sistemi ile pararlellik gösteren bu nedenle tedavilere zor cevap veren mikrobik kökenli ağrılı romatizmal eklem hastalıklarında da, rahatsızlığı oluşturan hücreleri hedef alır.

Propolis; dokulardaki hücrelerin dış yüzeylerini kaplayan ve hücreler arası iletişimi sağlayan protein olan 'sitokin bileşiklerinin' (Hayvan ve bitki hücrelerince üretilen, hücrelerin birbirleri ile iletişimini sağlayan protein) besleme yapabilecekleri yegane üründür. Aynı grupta yer alan ve aynı işlevi gösteren pepitler (amino asitlerin / karbonun temel taşlarının oluşturduğu, polimerler / yapısında birçok molekül bulunan bileşik grubu) propolis ile aktiflik derecesini yükseltir. Sitokin ve pepit bileşikleri ile aktive hale gelen hücre yüzeyleri, zararlı saldırılara ve korunma sinyallerine daha hızlı vakıf olduklarından, vücudun bağışıklık sistemide güçlenir.


KANSER HÜCRELERİ ÜZERİNE ETKİSİ: (Kanserle mücadelede Arı ürünleri, 'Alternatif Tıp'ın' vaz geçilmezleri arasında)

Kanser mücadelesinde Propolis metastatı (kanserin başka yerlere sıçraması) yarıyarıya azaltır. Tümörlerin büyümesini ve direncini azaltır. Kanser hücrelerinin düşmanı konumundaki propolis; gerek vücuda kazandırdığı direnç gerekse kanser hücreleri üzerindeki etkisi ile bünyesindeki etkin maddeler ile her şartta kanseri yavaşlatır.

Hücreler üzerindeki önleyici ve iyileştirici etkileri nedeniyle, kanser tadavisinde zaman kazandırır. Kanser tedavisinin vazgeçilmezleri olan; kemoterapi ve radyoterapinin yan etkilerini, etkilenen organlarda dahil minumuma indirir. Kanserli hastaya güç kuvvet vererek toparlanmasına katkıda bulunur.

Propolisin yapısındaki asit ve terpenidler (bitki büyümesinde ve gelişmesinde rol alıp, hücre korumasınıda sağlayan toksit madde. Terebentin yağı), sitotoksik (hayvan ve bitki hücrelerince üretilen, hücrelerin birbirleriyle iletişimi sağlayan proteinler) aktivetiye sahiptir. Bu özelliğinden dolayı özellikle; böbrek, meme, burun, boğaz ve yutak kanserinde başarılı olmaktadır.

Genel olarak propolis: yumurtalık, mide (özellikle Artebilin C etken maddesi), göğüs, cilt, kolon ve böbrek kanserleri üzerinde de aynı etkileri gösterir. Kanserli hücrelerin, tümörlerin oluşum sebebi durumundaki hücreler üzerinde de durdurucu ve yok edici etkisi vardır.

Kafeik asit esterlerinin (kahvede ve arpada bulunan kafeinle ilgili olmayan organik bileşik. Kafein gibi antioksidan özellikli) tümör oluşumunu kimyasal olarak engellediği görülmüştür.

Toz propolis; kanserli, hücrelerin bölünmesini önlediği ve ardındanda normal hücrelerin aktivitesini artırdığı gözlenmiştir. Sistemli kullanım sonucunda büyümesi, bölünmesi duran kanserli hücreleri dönüşüme uğratıp kanser gelişimini durdurucu etkiside vardır.

Etil (etanol / alkol esaslı çözelti) ekstrant propolis; özellikle karaciğer ve mesanedeki kanserli hücrelerin gelişimini önler. Propolis ekstrantının ilerleyen kullanımlarında kanserli hücreleri dönüşüme uğratır.

Yapısındaki Clerodane ditepenoit'in (kanser hücrelerini seçen ve öldürücü etki gösteren onların bölünerek çoğalmalarını engelleyen madde) sayesinde tümör hücrelerine karşı seçici ve öldürücü etki gösterir

Propolisteki Kafeik asit esterlerinin (kahvede ve arpada bulunan kafeinle ilgili olmayan organik bileşik. Kafein gibi antioksidan özellikli) bağırsaktaki kanserli hücrelerin büyümesini engelleyici ve azaltıcı edici özelliktedir.


KALP - DAMAR ÜZERİNE ETKİLERİ:

Propolisin sıvı içinde yoğunlaştırılmış hali olan propolis ekstrantı, sakinleştirici özelliği ve damarları rahatlatıcı etkisiyle kan basıncını düşürür ve serum glikoz oluşumunu sağlar.

Propoliste bulunan hidroflovonoidlerin (Hidrojen esaslı ajan bileşimler) kılcal damarları destekler ve onları kuvvetli bir yapıya büründürür. Tüm bunların yanısıra muhteviyatında bulunan bileşiklerle karaciğeri alkolün zararlı etkilerinden de korur.


İLTİHAPLAR / YANGILAR, ÖDEMLER ÜZERİNE ETKİSİ

Çok güçlü iltihap giderici olduğundan; İç-dış kulak, boğaz, yutak, sindirim sistemi iltihapları, diş ve ağız içi iltihaplanmalarında üstün iyileştirici özelliği vardır. Ayrıca; Kalın bağırsak iltihabı (Kolit yangısı / iltihabı) üzerinde de çok etkili olur.

Antseptik ve Antioksidan olduğundan zararlı bakterileri, mikropları yok edip bölgeyi temizlediği gibi, anestezik özelliğinden dolayı ağrılarıda keser. Ağrıları dindiren etki göstermesi yanı sıra ılık sıvı halinde bu kullanım ağız içi, boğaz sorunları ve sindirim sistemi rahatsızlıklarına iyi gelir.


OLASI YAN ETKİLER ÜZERİNE UYARILAR:

Bu sayfalarda tanıtılmaya çalışılan Propolis ve türevleri kesinlikle ilaç değildir. Tıbbi tedavilerin alternatifi olamaz, Tıbbi tedavilerin önüne geçemez. Tıbbi tedavilere destek veren vücudu kuvvetlendiren üründür.

Esasen; Arı tarafından üretilen ama saf olarak, ama işlenmiş olarak, ama birtakım ürünlerle harmanlanarak sunulan propolis ve türevleri sağlıklı iken yada herhangi bir zayıflık hissedildiğinde kullanılması gereken ürünlerdir. Sağlıklı iken bir takım rahatsızlıkları önleme adına, hastalık sırasında ve sonrasında kuvvet kazanılmak için kullanılması gereken ürünlerdir.

Sağlıklı insanların, sağlıklı kalabilme amacıyla sistemli bir biçimde kullanması gereken ürünlerdir.

Propolis kökenli tüm ürünler; bitki özlü faydalı şekerlemeler, şuruplar olarak ele alınmalıdır.

Dünya genelinde yapılan araştırmalara göre Propolis alerjisi %0.04 (bine dört) oranında imiş.

Arı sokmasına alerjisi olanlar, 5-6 yaşından küçük çocuklar vede hamile ve emziren (bebeğe, çocuğa besin aracılığı yaptıklarından) anneler ve ürün bileşenlerinden birine alerjisi olanlar bu ürünü ya! Doktor kontrolü ve müsadesi ile almalı yada hiç almamalıdır.

İlk kullanımda ciltte kızarıklıklar, kaşıntılar, döküntüler oluşuyorsa, kalp çarpıntısı veya mide bulantısı oluyorsa, ağız-boğaz şişmesi görülüyorsa propolis ve ürün tüketimi bırakılmalıdır.


Not1: Propolis oda sıcaklığında 18 ay besin değerlerini ve özelliklerini korur.

Not2:Propolisin tadı çocukların hoşuna gitmeyeceği için onların hoşuna giden sıvı karışımlar ile birlikte verilmelidir.


PROPOLİS'in HASTALIK BAZINDA FAYDALARI:

Propolis; mutlu yaşamın vitrini durumudaki sağlıklı vücuda, sahip olabilmeyi, hastalıkları bertaraf ederek sağlıklı bünyeye sahip olabilmeyi, yaşam konforunu artırabilmeyi, yaşlanma sorununu öteleyebilmeyi vaad eden doğal bir üründür. Sağlık sorunlarına çözümler sunan, çözümlerine ortam hazırlayan, çözümlerine ciddi katkılarda bulunabilen 'Arı' katkılı bitkisel bir üründür.

Kanserli hücre oluşumunu engeller. Kanserli hücrelerin bölünerek çoğalmasını önler. Tedavide pozitif alanlar oluşturup zaman kazandırır.

Vücudun bağışıklık sisteminin güçlenmesinde ve vücudun direncinin artırılmasında bağışıklık sisteminin vitamin ve mineral ihtiyacınının karşılanmasında çok faydalı bir maddedir. Dolaysıyla hastalık etkenlerine karşı, enfeksiyonlara karşı vücut direncinin yükseltilmesini, bağışıklık sistemindeki bozukulukların giderilmesine olanak sağlar.

Kan dolaşım sistemi ve damarları, sağlıklı işlevselliklerine kavuşturarak organların bol oksijenlenip enerjilenmesine katkıda bulunur.

Kalp ve dolaşım sistemi üzerine kan basıncını dengeleme özelliğinden dolayı damar sertleşmelerinin önüne geçer. Kılcal damarları güçlendirir. Zararlı madde (radikaller) oksidasyonunun önüne geçtiğinden damar sertleşmelerini/daralmalarını ve yağlanmalarını önler. Damarları açık tutar. Sistemi çalışır hale getirmeklede kalp sağlığının ritmik olmasını sağlar.

Kan dolaşımını kılcal damarlarıda içine alacak biçimde iyi duruma getiren propolis, bu özelliği ile; el, kol, ayak ve parmak uçlarında oluşan uyuşmaları, his duyarsızlıklarını da önler.

Sinir sistemine bulunduğu bu tür katkılar nedeniylede, kan dolaşım ve sinir sinyalizasyon sistemini üzerindeki pozitif yönlü etkileri sayesinde, bol bol oksijenlenen beyin rahatlar.

Kan dolaşım sistemi üzerindeki pozitif iyileştirmeler nedeniyle; Yüksek tansiyonu önlemede, tansiyonu dengelemede çok faydalı bir maddedir.

Kan şekeri ayarlanmasında, dengede kalıp dengeli seyir izlemesinde çok etkili işlevleri yerine getirir.

Şeker hastalığına pozitif yönde iyiletirici faydalar sağlayarak diyabette şekeri düşürür. Şekerin dengelenmesinde rol oynadığından iyi bir antidiyabetiktir.

Kılcal damarlar üzerindeki rahatlatıcı (kas sertleşmeleri, kasılmaları, gerginlikleri, stresi ve yağlanmaları önlemesi gibi etkilerde bu konuda çok yarar göstermektedir) ve işlev kazandırıcı etkisi nedeniyle; buna bağlı rahatsızlıkları ve Alzhemier hastalığını iyi yönde tetikler.

Kılcal damarlar üzerindeki iyileştirici etkisi gözler üzerinde de hissedilir. Göz damarlarını etkilediği gib, çaresiz hastalık olan srı nokta rahatsızlığında etkili bir oynayarak iyileşmeyi pozitif yönde etkiler. Kuruyan göz damarlarını çalışır hale getirmesi tıbbi müdahalelere olanak tanıdığından sarı nokta ve görme rahatsızlıklarına karşı iyicil rol oynar.

Soğuk algınlığı rahatsızlıklarına koruyucu bir perde olması yanısıra, soğuk algınlığıyla ortaya çıkan rahatsızlıklarıda iyi edici özellikler taşır. Soğuk algınlığına franjit, sinüzit, kronik bronşit, nezle, burun iltihabı hastalıklarında ve bunlarla ilgili enfeksiyonlarda etkin çözüm sunar.

Cilt/deri üzerindeki ölü hücreleri ayıklayarak matlığı giderir ve hücreleri besleyerek yenilenmesini sağlar. Sağlıklı hücrelere sahip olmayı çok kolaylaştırır. Şampuan benzeri sıvılarla cilt üzerine kullanıldığında hücrelere nüfus ederek genel deri sağlığını korur.

Deri enfeksiyonlarını önleyip giderdiği gibi dokusunun sıklaşmasına ve sağlıklı yapıya bürünmesine katkı sağlar.

Sedef hastalıklarına ve Mantari oluşumlara iyi gelir. Düzenli kullanımlarda deri enfeksiyonlarını, sedef hastalığını ve her türlü mantari hastalıklarını ve bunlara ait bakterilerin var olmalarına müsaade etmez. Akne (siyah nokta) oluşumunu engeller. Deri üzerinde ortaya çıkacak yaraları, döküntüleri yok eder. Çıkmış olan yaralarıda, normalinden dört katı hızla iyileştirir.

Propolis, athletes foot (ayak mantarı. Atlet ayağı mantarı) ve diğer mantar gibi cilt hastalıklarına neden olan maya ve mantarları etkili bir biçimde engeller. Varsa azalmaları ve yok etme yolunda çalışır. Mantar ve türevi organizmalara karşı etkili olan propolis bileşenleri flavonoid (ajan maddeler) ve kafeik asit (kahvede ve arpada bulunan kafeinle ilgili olmayan organik bileşik. Kafein gibi antioksidan özellikli) ve türevleridir.

Diş eti iltihabı, apseleri, afta (dilde boğazda ağrılı bir şekilde beliren ağız ülseri) ağız içi ve gırtlak enfeksiyonlarını giderdiği gibi iltahabik, salgısal, mide ve sindirim sistemi kaynaklı, çürük diş kökenli ağız ve nefes kokularınıda giderir. Dişlerde plaklanmaların önüne geçme özelliği, aynı zamanda dişlerin beyaz ve parlak kalmasınıda sağlar.

Deprasyon ataklarını, Stres gerginlik gibi durumları önler. Düşünce berraklığı getirerek oluşturduğu düşüncedeki dinginlik sayesinde akıl ve zihin sağlığını dengeler, iradeyi güçlendirir.

Her türlü ülser, gastrit, reflü, kolit (K.bağırsak iltihabı) gibi rahatsızlıklara karşıda tedavi edici çok etkili maddeleri / bileşimleri bünyesinde bulundurur.

Akut ve kronik kolite (kalın bağırsak iltihabı) çözüm seviyesinde faydalıdır. Kalın bağırsak iltihabı (Kolit yangısı / iltihabı) olan hastalar üzerindeki uygulamalarıda etkin rol oynar.

Organ dokularını besleyip canlı tutma özelliklerinden dolayı tüm organlar üzerinde iyileştirici, onların dokularını destekleyici rol oynar.

Muhteviyatındaki bileşikler sayesinde karaciğer rahatsızlıklarına iyi gelir. Karaciğer dokusunu besleyerek onarır. Kullanılan ilaçların etkisini artırır.

Sindirim sistemi rahatsızlıklarına iyi gelir (Bağırsak paraziti, ülser, mide iltihabı, gastrit, gibi). Sindirim sistemini üzerindeki etkisi yanısıra; dolaşım sistemini ve hücre sağlığını düzenlemesi neticesinde, sindirim ve boşaltım sistemleri üzerinde etkilidir. Boşaltım sistemi ve diyet lifi canlılığı korunduğundan ishal ve kabızlık üzerinde çok etkilidir.

Astım ve koah hastalıklarında, Akciğer rahatsızlıklarında etkili bir seyri sağlar. Akciğer üzerindeki bronşları yumuşatarak nefes alma zorluklarını gidererek, ciğerlerde daha fazla hava alınmasını dolaysıyla dokuların daha bol oksijenmesini temin eder.

Tüberküloz (verem) tedavisine yönelik araştırmalarda iyi edici özellikleri muhteviyatında taşır.

Bağışıklık sistemini düzenleyip dengede tutabildiği için özellikle ağrılı eklem romatizmaları üzerinde ağrıyı keser, fayda sağlar ve tedavi ettirici özellik taşır. Vücuttaki arızanın yeri ve çeşitine göre hastalık sebebi olan mikrop, bakteri veya virüsü yok eder.

Saç köklerini ve saçların dokusunu güçlendirir, kepeğe karşı etkilidir. Saç teli matlığını giderek canlılık katar. Şampuana yada kreme katılarak yapılan kullanımlarda besleyici özelliğinden dolayı saç köklerini ve saç yapısını güçlendirerek saç dökülmelerinin, saç kırılmalarının, saç bölünmelerinin, saç çatallaşmalarının önüne geçer. Kırılmış, bölünmüş saç tellerini onararak güçlü saç yapısını gerçekleştirir.


PROPOLİS KULLANIMI

Propolis kovandan çıkarıldığı gibi işlenmeden, standart elemelerden, filitrasyonlardan geçirilmeden (propolis içine karışabilecek çevre kaynaklı maddelerin ayrışması için) kullanılması tavsiye edilmemektedir. İster toz ister ekstrant, ister karışım şeklinde olsun ama ne olursa olsun Propolis güvenilen yerlerden alınmalıdır.

Propolis: saf katı, sıvı, tablet, pomad, propolisli içecekler, propolis ekstrantı, propolisli bal, propolisli sabun, propolisli şeker, ..gibi birçok şekilde hazırlanmakta ve sunulmaktadır.


SAĞLIĞI KORUMAYA YÖNELİK (hergün) 'EKSTRAT (SIVI) PROPOLİS' KULLANIM MKTARLARI:

Aşağıda belirtilen propolis kullanım dozları, direk alınabileceği gibi su, meyve suyu, süt gibi sıvılarlada karıştırılarak alınabilir.

Grip gibi salgın hastalık ve enfeksiyonlarıyla mücadele edebilmek için bu doz 2 katına çıkarılır.

Yetişkinlerde düzenli kullanımlar için günlük doz olarak propolis ekstratından 2 gram (1 çay kaşığı)

6-12 yaş aralığındaki çocuklarda düzenli kullanımlar için günlük doz olarak propolis ekstratından 1 gram (1/2 çay kaşığı)

3-6 yaş aralığındaki çocuklarda düzenli kullanımlar için günlük doz olarak propolis ekstratından 0,5 gram (1/4 çay kaşığı)

3 yaş altındaki çocuklara kullanılması pek tavsiye edilen bir şey değildir. Kullanılmak istenirsede 1-3 yaş çocuklarda gerek duyuldukca kullanılan doz olarak propolis ekstratından 0,25 gram (1/8 çay kaşığı)


PROPOLİS KULLANIM TAVSİYELERİ:

Sağlık açısından son derece önemli olan propolis, meyve suları ile sıvı şeklinde alınabildiği gibi, kahve gibi içeceklerlede alınabilir.

Bala, yoğurda, pekmeze, sütlü tatlılara katılarakta kullanılabilen propolis bu yolla dozu direk alınan ilaç olmaktan ziyade, ailece faydalanabileceği katkı malzemesi olarak kullanılabilir. Propolis sağlıklı yaşam amacıyla insan yaşamı içinde yer alabilir.


GENEL KULLANIMLI SAĞLIĞI KORUNMAYA YÖNELİK PROPOLİS ÖRNEKLERİ:

SAĞLIKLI VÜCUD için 'EKSTRANT (sıvı) PROPOLİS' KULLANIM ÖRNEKLERİ:

75 gram bal, 1 tatlı kaşığı (6-7 gr) propolis ekstratı ve 20 gram (1,5 yemek kaşığı) ılık su ile karıştırılarak hazırlanır.

Propolis tercihe bağlı olarak; Su, süt, pekmez, kahve, meyve suyu, ayran, gibi sıvı gıdalara yine tercihe bağlı olarak bal, yoğurt, muhallebi, gibi yiyeceklere 10-20 gram (1-1,5 yemek kaşığı) katılarak kullanılabilir.


AĞIZ ve BOĞAZ SAĞLIĞI için PROPOLİS KULLANIM ŞEKİLLERİ:

Su içinde tüketim ve kullanımı: Ağız sağlığı için propolis ekstratından yarım lite suya bir tatlı kaşığı (6-7 gram) koyularak iyice çelkalanır. Hazırlanan bu sıvı ile gargara yapılır.

Yine aynı sıvıdan her sabah ve akşam yatmadan önce birer yudum alınarak ağız ve boğaz sağlığına fayda sağlanır.

Bu sıvı kahve, meyve suyu, süt, …gibi sıvılara bir yemek kaşığı (14-16 gr) ölçüsünde katılarak kullanılabilir.


SAĞLIKLI VÜCUD için 'TOZ PROPOLİS' KULLANIM ÖRNEKLERİ:

Tercihe bağlı olarak propolis tozu direkt bala, pekmeze yada yoğurda hatta muhallebi türü yiyeceklere katılarak faydalanılabilir.

200-250 ml (ortalama su bardağı) bal, pekmez, yoğurt, muhallebi, reçel, kaymak... gibi yiyeceklere 10-20 gram (1-1,5 yemek kaşığı) katılarak harmanlanmış yada üzerine serpilmiş olarak kullanılabilir.

Ilık su-süt karışımına 10 gr (silme 2 tatlı kaşığı, tepeleme 1 tatlı kaşığı) 3 gram (1/2 tatlı kaşığı) toz propolis karıştırılıp kullanıldığında baş ağrısı, yorgunluk, stres, tedirginlik, halsizlik gibi rahatsızlıklar giderilir yada önlenir. Darbe, çarpma, sakatlanma ve hastalıklardan kaynaklanan ağrı ve sızıları önler. Terapik bir etki sağlar.

Propolis tercihe bağlı olarak; Su, süt, pekmez, sütlü tatlılar, kahve, meyve suyu, ayran, gibi sıvı gıdalara yine tercihe bağlı olarak kullanılabilir


GENEL KULLANIMLI BAL-PROPOLİS-ARI SÜTÜ KARIŞIMI:

1 kg bala 200 gram arı sütü, 200 gram toz propolis ve 50 gram (3-4 yemek kaşığı) propolis ekstratı katılarak yaz kış sağlıklı yaşam iksiri elde edilmiş olunur. Bu karışım vücudu soğuk algınlıklarına, kırgınlıklara, halsizliklere, strese, ağız sorunlarına, boğaz iltihaplanmalarına karşı koruduğu gibi kan dengesine, kalp sıkışmalarına, damar hastalıklarına, yüksek tansiyona, depresif yapıya, tümör oluşumlarına,..vb engel olduğu gibi enerjik bir yaşamın kapısını aralar.

Bu karışım deri üzerindeki döküntülere, yanıklara, iltihaplara, deri bozukluklarına, yara, siğil, sivilce oluşumlarına, …vb karşı kullanılabilir. Doktor teşhisi zorunlu kullanılacak merhem yoksa; yaralı, hasarlı bölgeye sürülerek parmaklarla hafifce yapılan masaj sonrası, yara yada hasar hızla (normalin dört katı kadar) iyileşme gösterecektir. Merhemle karıştırılarakta, merhemle birliktede kullanılabilir.

UYARI: bitkisel ürünler, bitki yağları ve bitki özlerinin kullanımıyla ortaya çıkması muhtemel yan etkiler ve bu etkilerden kaynaklanabilecek zararlar hakkında bilgilendirme notu.
.... Sitemiz sayfalarında yer alan bilgiler; konusunda uzman sayılan kişi ve kurumların yayınlarından derlenmekte ve ürün başlıkları altında toplanarak sizlere sunulmaktadır.
Makalelerden derlenen yazılar faydayı duyurabilmeyi, fayda sağlayabilmeyi amaçlayan bilgi içerikli yayınlardır. Dolaysıyla, bilgilendirme dışında ve bilgi verme seviyesinin üstünde kabul edilmemesi gereken detay yazılardır.
Yazılarda aktarılan bilgiler, önerilenler yada tavsiye edilen uygulamalar tedavilerde kesinlikle kullanılması önerilen REÇETE-VARİ /direktifleryazılar olarak algılanmamalıdır.
Keyfe-kader çay-tonik-katkı-bakım-masaj-tadlandırıcı... gibi kullanımların dışında kalan rahatsızlıklara çare olarak kullanmadan önce tıbbi destek aranmalı dolaysıyla doktora danışılmalıdır.
Yazılarda yer alan tavsiyelerin doğrulukları sorgulanmalıdır. Önerilen bitki ve ürünlerin gerek bitki elde ediliş yöntemleri gerekse üretimleri hakkında bilgiler edinilmelidir. Bilgiler; atadan kalma yöntemlerle alınıp-verilmemeli, bitki çeşitlenmelerindeki ve üretimlerindeki yeni gelişmeler çerçevesinde bilgilerin güncellenmesi gerekmektedir.
Yazılar daha ziyade rahatsızlıklarda fayda sağlayan yada sağlayabilecek bilgiler olarak kabul edilip, asıl tedavilere yardımcı, rahatsızlıkları önleyici, tedavileri destekleyici, vücüt değerlerini dengeleyici, eksikleri tamamlayıcı, organizmaları işlevlerine kavuşturucu, bünye bağışıklığını takviye edici, fiziksel ve mental aktiviteleri kolaylaştırıcı, vitamin ve mineral aktarıcı doğal katkıların tanıtımı olarak görülmelidir.
Doktor tavsiyesine her zaman başvurulmalı, doktor kontrolündeki tahlil sonuçlarına göre hareket edilmelidir.
Her madde ve onların sentezlenmesi ile oluşturulan en iyi ilaç bile, dozu ayarlanmadığı sürece zehre dönüşebilir.
Yılan zehiri ve diğer zehirli metaryellerde ilaç yapımında kullanılıyor. Doğada en zehirli bitkilerden de ilaç elde ediliyor. Panzehir üretimlerinde de yine o maddeler kullanılıyor.
Dozu ayarlanmamış "su" da can alabiliyor. Hayatın kaynağı sayılan suyun, aşırı alımında ve saflaştırıldığında zehire dönüşüp ölümle sonuçlanabilen durumlara yol açtığı gibi, en yararlı bitkilerde her ne koşulda ve her ne tarifte olursa olsun, kontrolsüz ve aşırı tüketimleriyle vücutta yan etkiler meydana getirebilmektedir. Vücutta bazı alerjik etkilere neden olabilmektedir.
Bu nedenle her bitki fasılalı ve kontrollü olarak dikkatlice tüketilmelidir. Dikkat edilmezse, kronik rahatsızlıklar göz önüne alımmazsa, bünyede olan diğer hastalıkları, tetikleyebileceği göz önüne alınmalıdır. Eğer bu riskler hesap edilmez yada eldeki bilgilere göre hareket edilirse faydalı olan bitkiler, sağlığı etkileyen zararlı bitkiler konumuna gelebilir.
Her aşırı yüklenmeler gibi fazla vitamin alımıda organizmaya, organlara zarar verebilir. (Ihlamur, adaçayı çok rahatlatıyor, kasları gevşetiyor diye fazlaca alındığında en azından kalp kapakcıklarını ve mide kapakcığını yumuşatır, cinsel uyarımları geciktirebilir...vb..)
Bu nedenle, derlenerek yayınlanan yazılar ve tavsiyeler doktor reçetesi gibi görülmemelidir. Özellikle, kronik rahatsızlıkları olanlar doktora danışarak kullanmalıdır.
Farklı farklı hastalıklardan tedavi görenler, sürekli ilaç kullananlar, kronik hastalıklarla mücadele edenler, alerjik hassasiyeti olanlar mutlaka doktora danışmalıdır.
Özellikle, bitki yağları, extrantları, detoks halleri yoğunlaştırılmış bitki özleri olduğundan, bitki sıvısı olmaktan uzaklaşıp neredeyse ilaç konsantresi konumuna yaklaşmaya başlamıştır. (ilaç ve hap dozajlamasından elbette kat ve kat uzaktır. Ama aşırı tüketimle bu fark azalır. Organlarda olan başka bir hastalığı tetikleyebilir ya da tedavisine sekte vurabilir. Bu nedenle aşırı tüketimden ve süreklilikten kaçınmalı. Kullanıma haftada bir kez olsun ara verilmeli ve kişilerden kişilere değişse de yarar sağladığı tespit edilen oranlarda kalınmalıdır) Sürekli kullanımlar için doktora mutlaka danışmalıdır.
Sürekli kullanımlar yerine fasılalı ve aşırıya kaçmadan alınmakla yetinmeyip, vücutta fiziki değişiklikler gözlendiği gibi mental değişiklikler de gözlenmelidir.
Alerjik bünyeye, kronik rahatsızlıklara sahip olanlar ile sürekli ilaç kullananlar daha dikkatli olmalı ve bu nedenle mutlaka doktora danışılmalıdır. Kullanılan ilaçların etkisini azaltmamak, hesaplanmayan sonuçlarla karşılaşmadan bitkilerden yararlanabilmek için.

SAFRANLI YAŞAMA DAVET EDİYORUZ...

'Sağlıklı yaşama' katkımız olursa ne mutlu bize...

En pahalı baharat olması, değerinden, kıymetinden, etkisinden ve faydasından olan safran; tüm bu özellikleri göz önüne alındığında, karşılığını kat ve kat ödeyen bir baharattır.
Etkisine bakıldığında 'pahalı' kavramının göreceli olduğu anlaşılır. Safranın, 50-80 lira (4-5 $) gibi bir fiyata satılan 1 gramıyla en az 50 fincan çayı 'sağlık iksiri' olarak içebilirsiniz.
Kahvehane çayının yarı fiyatına içebilen 'safran', sizce pahalı olabilir mi? Karşılığını veremese! 'o fiyatlara' ulaşamayacağı gibi, ekimide yapılamaz.
Fiyatını saptayan faktörlerin başında; etkisinin vazgeçilmezliği, dekardan ~0,5 kg elde edilmesi ve üretimdeki meşakkatin derecesi gelmektedir.


Safran Abla