MEYVE CİPSİ

MEYVENİN KORUNMUŞ HALİ

Mineral, vitamin, kalori, besin depoları,
Diyet lifli yapılarıyla sistemleri destekleyen,
Diyet programlarına uygun öğün atıştırmalıkları.
Meyvelerin tüm değerlerini muhafaza eden cipsleri

Safran Abla

Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla

BESİN DEPOSU MEYVELERDEN

MEYVE CİPS ve KURULARI


ELMA, ARMUT, AYVA, HURMA

MUZ, ÇİLEK, KAYISI, NEKTAR

KİVİ, ANANAS, MANGO, KAVUN

DUT, ÜZÜM, İNCİR, ERİK

Y. MERSİNİ, KUŞBURNU, KIZILCIK

DİYET LİFİ - DETOKS BÜFE

VİTAMİNLER, VİTAMİN BÜFE


KURUTULMUŞ MANDALİNA CİPSİ

ÖZELLİKLERİ FAYDALARI

Mandalina, flavonoidler bakımından oldukça zengindir. Kurutulmuş mandalina diğer kurutulmuş tüm meyveler gibi mineral, yüksek lif ve antioksidan ihtiva eder. Lif açısından zengin olan mandalina kurusu aynı zamanda sindirim sisteminin dostudur. Faydaları, aroması ve tadı ile diyetlerin vazgeçilmez ara öğün alternatifidir.

Mandalina kurusu yüksek antioksidan potansiyeliyle, vücudu öncelikle serbest radikallere karşı korur. Antioksidan etkin maddeleri ile de kanın temizlenmesine yardımcı olur.

Mandalina kurusu içerdiği flavonoidler (ajan kimyasallar, bileşikler. Örneğin, zararlı oluşumları, kanser hücrelerini araması, bulma ve sistemi uyarma işlevliler) sayesinde, kötü kolesterol (LDL) oluşumlarını bularak sistemi uyararak engellenmelerine ve yok olmalarına (elbette birey kolesterol yapıcı yiyeceklerden hatta stresten uzak durur meydanı meyve kurusuna bırakırsa. Aksi halde çoğalma katsayısı azalır yada durağanlaşır) sebep olurlar.

Mandalina kurusu, içeriğindeki flavonoidler (ajan kimyasallar, bileşikler) sayesinde kansere yol açan hücreleri de kanserojen zararlı maddelerini de bulur, sistemi uyarır. Bu özelliği ile; akciğer, meme, kolon, yemek borusu, mide kanseri riskini en aza indirir.

Mandalina kurusu; damar içini önce yağ tabakasıyla plaklayıp (katmanlar oluşturarak tabakalaşma) daha sonra tıkanmaya kadar giden süreci başlatan, damar tıkanmalarının/daralmalarının mimarı olan kolesterolün ilerlemesi engeller. Kolesterol ilerleyişinin durdurulmasıyla, geriye doğru temizlik amelyası başlatır. Damarlar temizlenip açıldığından, kan akışı normale döner, kalp rahatlar, görevini zorlanmadan yapar, damarların çeperleri, kalp kapakçıkları yüksek basınç altında çalışmaktan kurtulur. Normal işlevine kavuşan kalbin kriz seviyesi başka nedenler olmadığı sürece sıfıra inmiştir.

Kalp ve dolaşım sistemi (kardiyovasküler sistem) üzerindeki zorlanmalar minimize hale gelmiştir. Kan basıncını düzenlemesi nedeniyle kalp krizi riskini azaltırken, kan basıncını rahatça dengeler ve yüksek tansiyonu düşürür ve rahatlıkla dengede tutmaya başlar.

Kas ve dolaşım sistemi üzerindeki pozitif yönlü etkileri sayesinde strese karşı oldukça etkilidir. Dolaşım sistemini rahatlatması, bedeni dinginleştirmesi, stresten uzak tutması, sinir sistemini rahatlatması, kan seviyesini yükseltip kan kalitesini artırması nedeniyle beynin daha iyi çalışmasını, zihnin açılmasını, odaklanmanın artmasını sağlar.

Mandalina kurusu, yoğun oranda potasyum içermesiyle de diğer özelliklerinin yanısıra kalp ve damar sistemini destekler. Yüksek kan basıncını önlemekte etkilidir. Bu korumacılığıyla yüksek kan basıncının neden olduğu kalp krizi, tansiyon yükselmesi gibi birçok rahatsızlık riskini düşürür. Kaslarının ve sinirlerinin gelişimi sağlar.

Lifli yapısı hem sindirim sistemini rahatlatır hem de midedeki açlık sıvısını emerek tokluk hissini artırır. vücudun su ihtiyacı olması durumunda depoladığı sıvıyı salarak özellikle böbreklerin susuz kalmamasını sağlar. Bir nevi susuzluğa geçici çözüm sunar.

İçeriğini oluşturan bol miktardaki lifli (Diyet yapanlara çok faydalı olduğundan "diyet lifi" denir) yapısı, bağırsaktaki su dengesini emilimi ile dengede tutar. Bağırsaklardaki su kaybına yol açan ishal oluşumunu engellediği gibi, oluşan zehirli ishalin (mikrobik), vücuda zarar veren mikrobik zehirselliğini depoladığı sıvıyı salarak dışa atılmasını sağlar.

Liflerin (diyet lifleri olarak adlandırılırlar) bünyelerinde depoladığı su ve mineraller ile vücudun ihtiyacını, bağırsak emilimleri yoluyla giderir ve sıvı kaybını telafi eder. Diyet lifleri elbette sadece ishal oluşumunu değil kabızlığa neden olan sıvı yetersizliğini de yine bünyesinde depoladığı sıvıyı salarak engel olur.

Özellikle B,C bakımından zengin olan mandalina kurusu, bağışıklık sistemini güçlendirmek için doğru bir takviyedir. Bağışıklığı güçlendirmesiyle mandalina kurusu; grip, nezle, salgın, enfeksiyonlara ve soğuk havalara karşı iyi bir şekilde hazırlanmayı sağlar. Soğuk algınlığı gibi birçok rahatsızlıktan korunulmasına yardımcı olur.

Yine içeriğindeki potasyum, kalsiyum seviyesinin yüksekliği sayesinde kemik gelişimine katkıda bulunur. Kemik yoğunluğunun azalmasıyla oluşan kemik erimesinin önüne geçer. Özellikle gelişim çağındaki çocukların kemik gelişimine katkıda bulunurken, menopoz dönemi sonrasındaki kadınların en büyük sorunları arasında yer alan kemik erimesinin hızını düşürür. Aynı şekilde, düzenli kullanımıyla yaşlılıkla ortaya çıkan kemik erimelerini önlemede de faydalıdır.

Mandalina kurusu, cilt sağlığında önemli olan birçok vitamin içerir. Yaşlanma belirtisi olan kırışıklıkların önüne geçer. Sağlıklı, pürüzsüz, parlak bir cilde kavuşulmasına yardımcı olur. Mandalina kurusu tüketerek cilt güneşin zararlı ışınlarından korunabilir.

Kuru mandalina içinde şekere dönüşen karbonhidların oranı az olduğundan glisemik indeksi (karbonhidrat içeren besinlerin kanda şekere dönüşme / kan şekerini yükseltme katsayısı) son derece düşüktür. Dolaysıyla kan şekerinin yükselmesine engel olur. Şeker hastalarının tüketebileceği meyveler arasında yer alır.

Glisemik indeksi düşük olması ve kan şeker seviyesini dengede tutan mandalina kurusu, şeker hastalığı tedavisinde yarar sağlar. Ağız kokusuna neden olan bazı bakterilerin bir kısmını öldürebildiği için ağız kokusu gidericiliğiyle doğal bir nefes tazeleyicidir.

Not 1: "IU" (Internasyonal Unite / Dünya ölçü) NŞA bir mikromol subsratın - işlenen maddenin -- ürüne dönüşmesini katalize eden enzim miktarı.
Vitamin, mineral, besin maddeleri tablosu için baz alınan ürün miktarı tüm cips çeşitleri için 100 gramdır.
1 porsiyon meyve cipsi için değerlendirmeye alınan ürün miktarı: 9-10 gr. 1 paket meyve cipsi için değerlendirmeye alınan ürün miktarı: 30 gr.


Not 2: Besin, vitamin ve enerji miktarları meyvelerin cinslerine, yörelerine, renklerine, olgunluklarına, aldıkları güneş ısı-ışığına ve yetişme şartlarına göre değişiklik göstermektedir. Yapılan ıslah çalışmaları, tüketim arzu ve isteklerine cevap verebilmek için sürekli yapılan ıslahlar ve çeşitlemelerle yeni çeşitler üretilmesi de meyve yelpazelerini devamlı genişlemektedir. Bu değişkenlere birde ithal meyveler eklendiğinde, besin değerler yelpazesi farklılaşarak zenginleştirmektedir.
Bu nedenle, kurutulmuş meyve cipslerinde, ait olduğu meyvenin genel karakterisliğini ifade eden ortalama değerler alınmıştır.
Dolaysıyla; besin, vitamin ve mineral değerleri ölçümler arasında farklılıklar gösterdiği gibi ürünler ve ürün değerler tablolarında da kaçınılmaz farklılıklar göstermektedir.

son


KURUTULMUŞ PORTAKAL CİPSİ

ÖZELLİKLERİ FAYDALARI

Kurutulmuş portakal diğer kurutulmuş tüm meyveler gibi yüksek lif ve antioksidan ihtiva eder. Lif açısından zengin olan portakal kurusu sindirim sisteminin dostudur. Diyetlerin aroması yüksek vazgeçilmez ara öğün alternatifidir.
Portakal kurusu yüksek antioksidan potansiyeliyle, vücudu öncelikle serbest radikallere karşı korur. Antioksidan etkin maddeleri ile de kanın temizlenmesine yardımcı olur.

Portakal kurusu içerdiği flavonoidler (ajan kimyasallar, bileşikler. Örneğin, zararlı oluşumları, kanser hücrelerini araması, bulma ve sistemi uyarma işlevliler) sayesinde, kötü kolesterol (LDL) oluşumlarını bularak sistemi uyararak engellenmelerine ve yok olmalarına (elbette birey kolesterol yapıcı yiyeceklerden hatta stresten uzak durur meydanı meyve kurusuna bırakırsa. Aksi halde çoğalma katsayısı azalır ya da durağanlaşır) sebep olurlar.

Portakal kurusu, içeriğindeki flavonoidler (ajan kimyasallar, bileşikler) sayesinde kansere yol açan hücreleri, maddeleri bulur, sistemi uyarır. Bu özelliği ile; akciğer, meme, kolon, yemek borusu, mide kanseri riskini en aza indirir.

Portakal kurusu; damar içini önce yağ tabakasıyla plaklayıp (katmanlar oluşturarak tabakalaşma) daha sonra tıkanmaya kadar giden süreci başlatan, damar tıkanmalarının/daralmalarının mimarı olan kolesterolün ilerlemesi engeller. Kolesterol ilerleyişinin durdurulmasıyla, geriye doğru temizlik amelyası başlatır.

Damarlar temizlenip açıldığından, kan akışı normale döner, kalp rahatlar, görevini zorlanmadan yapar, damarların çeperleri, kalp kapakçıkları yüksek basınç altında çalışmaktan kurtulur. Normal işlevine kavuşan kalbin kriz seviyesi başka nedenler olmadığı sürece sıfıra inmiştir.

Kalp ve dolaşım sistemi (kardiyovasküler sistem) üzerindeki zorlanmalar minimize hale gelmiştir. Kan basıncını düzenlemesi nedeniyle kalp krizi riskini azaltırken, kan basıncını rahatça dengeler ve yüksek tansiyonu düşürür ve rahatlıkla dengede tutmaya başlar.
Dolaşım sistemini rahatlatması, bedeni dinginleştirmesi, stresten uzak tutması, kan seviyesini yükseltip kan kalitesini artırması nedeniyle beynin daha iyi çalışmasını, zihnin açılmasını, odaklanmanın artmasını sağlar.

Portakal kurusu, yoğun oranda potasyum içermesiyle de diğer özelliklerinin yanısıra kalp ve damar sistemini destekler. Yüksek kan basıncını önlemekte etkilidir. Bu korumacılığıyla yüksek kan basıncının neden olduğu kalp krizi, tansiyon yükselmesi gibi birçok rahatsızlık riskini düşürür. Kaslarının ve sinirlerinin gelişimi sağlar.

Lifli yapısı hem sindirim sistemini rahatlatır hem de midedeki açlık sıvısını emerek tokluk hissini artırır. Liflerde; vücudun su ihtiyacı olması durumunda depoladığı sıvıyı salarak özellikle böbreklerin susuz kalmamasını sağlar. Bir nevi susuzluğa geçici çözüm sunar.

İçeriğini oluşturan bol miktardaki lifli (Diyet yapanlara çok faydalı olduğundan "diyet lifi" denir) yapısı, bağırsaktaki su dengesini emilimi ile dengede tutar. Bağırsaklardaki su kaybına yol açan ishal oluşumunu engellediği gibi, oluşan zehirli ishalin (mikrobik), vücuda zarar veren mikrobik zehirselliğini depoladığı sıvıyı salarak dışa atılmasını sağlar.

Liflerin (diyet lifleri olarak adlandırılırlar) bünyelerinde depoladığı su ve mineraller ile vücudun ihtiyacını, bağırsak emilimleri yoluyla giderir ve sıvı kaybını telafi eder. Diyet lifleri elbette sadece ishal oluşumunu değil kabızlığa neden olan sıvı yetersizliğini de yine bünyesinde depoladığı sıvıyı salarak engel olur.

Özellikle B (Kısa ömürlü C vitamini kurutulma esnasında kaybolmuştur) bakımından zengin olan portakal kurusu, bağışıklık sistemini güçlendirmek için doğru bir takviyedir. Bağışıklığı güçlendirmesiyle portakal kurusu; grip, nezle, salgın, enfeksiyonlara ve soğuk havalara karşı iyi bir şekilde hazırlanmayı sağlar. Soğuk algınlığı gibi birçok rahatsızlıktan korunulmasına yardımcı olur.

Yine içeriğindeki kalsiyum ve potasyum seviyesinin yüksekliği sayesinde kemik gelişimine katkıda bulunur. Kemik yoğunluğunun azalmasıyla oluşan kemik erimesinin önüne geçer. Özellikle gelişim çağındaki çocukların kemik gelişimine katkıda bulunurken, menopoz dönemi sonrasındaki kadınların en büyük sorunları arasında yer alan kemik erimesinin hızını düşürür. Aynı şekilde, düzenli kullanımıyla yaşlılıkla ortaya çıkan kemik erimelerini önlemede de faydalıdır.

Portakal kurusu, cilt sağlığında önemli olan birçok vitamin içerir. Yaşlanma belirtisi olan kırışıklıkların önüne geçer. Sağlıklı, pürüzsüz, parlak bir cilde kavuşulmasına yardımcı olur. Portakal kurusu tüketerek cilt güneşin zararlı ışınlarından korunabilir.

Ağız kokusuna neden olan bazı bakterilerin bir kısmını öldürebildiği için ağız kokusu gidericiliğiyle doğal bir nefes tazeleyicidir.

Kuru portakal içinde şekere dönüşen karbonhidların oranı az olduğundan glisemik indeksi (karbonhidrat içeren besinlerin kanda şekere dönüşme / kan şekerini yükseltme katsayısı) son derece düşüktür. Dolaysıyla kan şekerinin yükselmesine engel olur.
Glisemik indeksi düşük olması ve kan şeker seviyesini dengede tutan portakal kurusu, şeker hastalığı tedavisinde yarar sağlar. Şeker hastalarının tüketebileceği meyveler arasında yer alır.

Not 1: "IU" (Internasyonal Unite / Dünya ölçü) NŞA bir mikromol subsratın - işlenen maddenin -- ürüne dönüşmesini katalize eden enzim miktarı.
Vitamin, mineral, besin maddeleri tablosu için baz alınan ürün miktarı tüm cips çeşitleri için 100 gramdır.
1 porsiyon meyve cipsi için değerlendirmeye alınan ürün miktarı: 9-10 gr. 1 paket meyve cipsi için değerlendirmeye alınan ürün miktarı: 30 gr.


Not 2: Besin, vitamin ve enerji miktarları meyvelerin cinslerine, yörelerine, renklerine, olgunluklarına, aldıkları güneş ısı-ışığına ve yetişme şartlarına göre değişiklik göstermektedir. Yapılan ıslah çalışmaları, tüketim arzu ve isteklerine cevap verebilmek için sürekli yapılan ıslahlar ve çeşitlemelerle yeni çeşitler üretilmesi de meyve yelpazelerini devamlı genişlemektedir. Bu değişkenlere birde ithal meyveler eklendiğinde, besin değerler yelpazesi farklılaşarak zenginleştirmektedir.
Bu nedenle, kurutulmuş meyve cipslerinde, ait olduğu meyvenin genel karakterisliğini ifade eden ortalama değerler alınmıştır.
Dolaysıyla; besin, vitamin ve mineral değerleri ölçümler arasında farklılıklar gösterdiği gibi ürünler ve ürün değerler tablolarında da kaçınılmaz farklılıklar göstermektedir.

son


KURUTULMUŞ LİMON CİPSİ

ÖZELLİKLERİ FAYDALARI

Kurutulmuş limon diğer kurutulmuş tüm meyveler gibi yüksek lif ve antioksidan ihtiva eder. Lif açısından zengin olan limon kurusu sindirim sisteminin dostudur. Ekşilik hatta ekşi+tatlı seven diyet yapanların vazgeçilmez ara öğün alternatifidir.
Limon kurusu yüksek antioksidan potansiyeliyle, vücudu öncelikle serbest radikallere karşı korur. Antioksidan etkin maddeleri ile de kanın temizlenmesine yardımcı olur.
(Antioksidan: yağların oksidasyonunu yavaşlatan maddeler. Oksidasyonlanma ile oluşan moleküler yapılar olan "RADİKALLER" ile savaşan maddeler. Antioksidan madde: Vücuttaki kimyasal süreçte oluşan oksitlenme ile ortaya çıkan serbest radikallerin -ör: damar yağlanması- meydana gelmesini önleyen ve onlarla savaşan)
Antioksidanlar açısından zengin olan limon, soğuk algınlığı, bronşiyal aşırı duyarlılığa ve gribe neden olan mikroplara karşı bağışıklık sistemini güçlendirir. Asitli yapısının kazandırdığı özellikle enfeksiyonlara karşı oldukça faydalıdır.

Limon kurusu içerdiği flavonoidler (ajan kimyasallar, bileşikler. Örneğin, zararlı oluşumları, kanser hücrelerini araması, bulma ve sistemi uyarma işlevliler) sayesinde, kötü kolesterol (LDL) oluşumlarını bularak sistemi uyararak engellenmelerine ve yok olmalarına (elbette birey kolesterol yapıcı yiyeceklerden hatta stresten uzak durur meydanı meyve kurusuna bırakırsa. Aksi halde çoğalma katsayısı azalır yada durağanlaşır) sebep olurlar.
Limon kurusu, içeriğindeki flavonoidler (ajan kimyasallar, bileşikler) sayesinde kansere yol açan hücreleri, maddeleri bulur, sistemi uyarır. Bu özelliği ile; akciğer, meme, kolon, yemek borusu, mide kanseri riskini en aza indirir.

Limon kurusu; damar içini önce yağ tabakasıyla plaklayıp (katmanlar oluşturarak tabakalaşma) daha sonra tıkanmaya kadar giden süreci başlatan, damar tıkanmalarının/daralmalarının mimarı olan kolesterolün ilerlemesi engeller. Kolesterol ilerleyişinin durdurulmasıyla, geriye doğru temizlik hareketi başlatır. Damarlar temizlenip açıldığından, kan akışı normale döner, kalp rahatlar, görevini zorlanmadan yapar, damarların çeperleri, kalp kapakçıkları yüksek basınç altında çalışmaktan kurtulur.

Normal işlevine kavuşan kalbin kriz seviyesi başka nedenler olmadığı sürece sıfıra inmiştir. Kalp ve dolaşım sistemi (kardiyovasküler sistem) üzerindeki zorlanmalar minimize hale gelmiştir. Kan basıncını düzenlemesi nedeniyle kalp krizi riskini azaltırken, kan basıncını rahatça dengeler ve yüksek tansiyonu düşürür ve rahatlıkla dengede tutmaya başlar.

Dolaşım sistemini rahatlatması, bedeni dinginleştirmesi, stresten uzak tutması, kan seviyesini yükseltip kan kalitesini artırması nedeniyle beynin daha iyi çalışmasını, zihnin açılmasını, odaklanmanın artmasını sağlar.

Limon kurusu, yoğun oranda potasyum içermesiyle de diğer özelliklerinin yanısıra kalp ve damar sistemini destekler. Yüksek kan basıncını önlemekte etkilidir. Bu korumacılığıyla yüksek kan basıncının neden olduğu kalp krizi, tansiyon yükselmesi gibi birçok rahatsızlık riskini düşürür. Kaslarının ve sinirlerinin gelişimi sağlar.

Ağız kokusuna neden olan bazı bakterilerin bir kısmını öldürebildiği için ağız kokusu gidericiliğiyle doğal bir nefes tazeleyicidir. Bu nedenle dilde ve ağız içinde olan iltihaplanmalara karşı iyileştirici etkisi vardır. Vücut yağ birikimini baskılar ve kilo alımını önler.

Not 1: "IU" (Internasyonal Unite / Dünya ölçü) NŞA bir mikromol subsratın - işlenen maddenin -- ürüne dönüşmesini katalize eden enzim miktarı.
Vitamin, mineral, besin maddeleri tablosu için baz alınan ürün miktarı tüm cips çeşitleri için 100 gramdır.
1 porsiyon meyve cipsi için değerlendirmeye alınan ürün miktarı: 9-10 gr. 1 paket meyve cipsi için değerlendirmeye alınan ürün miktarı: 30 gr.


Not 2: Besin, vitamin ve enerji miktarları meyvelerin cinslerine, yörelerine, renklerine, olgunluklarına, aldıkları güneş ısı-ışığına ve yetişme şartlarına göre değişiklik göstermektedir. Yapılan ıslah çalışmaları, tüketim arzu ve isteklerine cevap verebilmek için sürekli yapılan ıslahlar ve çeşitlemelerle yeni çeşitler üretilmesi de meyve yelpazelerini devamlı genişlemektedir. Bu değişkenlere birde ithal meyveler eklendiğinde, besin değerler yelpazesi farklılaşarak zenginleştirmektedir.
Bu nedenle, kurutulmuş meyve cipslerinde, ait olduğu meyvenin genel karakterisliğini ifade eden ortalama değerler alınmıştır.
Dolaysıyla; besin, vitamin ve mineral değerleri ölçümler arasında farklılıklar gösterdiği gibi ürünler ve ürün değerler tablolarında da kaçınılmaz farklılıklar göstermektedir.

son


KURUTULMUŞ KAN PORTAKAL CİPSİ

ÖZELLİKLERİ FAYDALARI



KAN PORTAKALI CİPS SAYFASI YAZIM AŞAMASINDA



Not 1: "IU" (Internasyonal Unite / Dünya ölçü) NŞA bir mikromol subsratın - işlenen maddenin -- ürüne dönüşmesini katalize eden enzim miktarı.
Vitamin, mineral, besin maddeleri tablosu için baz alınan ürün miktarı tüm cips çeşitleri için 100 gramdır.
1 porsiyon meyve cipsi için değerlendirmeye alınan ürün miktarı: 9-10 gr. 1 paket meyve cipsi için değerlendirmeye alınan ürün miktarı: 30 gr.


Not 2: Besin, vitamin ve enerji miktarları meyvelerin cinslerine, yörelerine, renklerine, olgunluklarına, aldıkları güneş ısı-ışığına ve yetişme şartlarına göre değişiklik göstermektedir. Yapılan ıslah çalışmaları, tüketim arzu ve isteklerine cevap verebilmek için sürekli yapılan ıslahlar ve çeşitlemelerle yeni çeşitler üretilmesi de meyve yelpazelerini devamlı genişlemektedir. Bu değişkenlere birde ithal meyveler eklendiğinde, besin değerler yelpazesi farklılaşarak zenginleştirmektedir.
Bu nedenle, kurutulmuş meyve cipslerinde, ait olduğu meyvenin genel karakterisliğini ifade eden ortalama değerler alınmıştır.
Dolaysıyla; besin, vitamin ve mineral değerleri ölçümler arasında farklılıklar gösterdiği gibi ürünler ve ürün değerler tablolarında da kaçınılmaz farklılıklar göstermektedir.

son


KURUTULMUŞ GREYFURT CİPSİ

ÖZELLİKLERİ FAYDALARI



GREYFURT CİPS SAYFASI YAZIM AŞAMASINDA





Not 1: "IU" (Internasyonal Unite / Dünya ölçü) NŞA bir mikromol subsratın - işlenen maddenin -- ürüne dönüşmesini katalize eden enzim miktarı.
Vitamin, mineral, besin maddeleri tablosu için baz alınan ürün miktarı tüm cips çeşitleri için 100 gramdır.
1 porsiyon meyve cipsi için değerlendirmeye alınan ürün miktarı: 9-10 gr. 1 paket meyve cipsi için değerlendirmeye alınan ürün miktarı: 30 gr.


Not 2: Besin, vitamin ve enerji miktarları meyvelerin cinslerine, yörelerine, renklerine, olgunluklarına, aldıkları güneş ısı-ışığına ve yetişme şartlarına göre değişiklik göstermektedir. Yapılan ıslah çalışmaları, tüketim arzu ve isteklerine cevap verebilmek için sürekli yapılan ıslahlar ve çeşitlemelerle yeni çeşitler üretilmesi de meyve yelpazelerini devamlı genişlemektedir. Bu değişkenlere birde ithal meyveler eklendiğinde, besin değerler yelpazesi farklılaşarak zenginleştirmektedir.
Bu nedenle, kurutulmuş meyve cipslerinde, ait olduğu meyvenin genel karakterisliğini ifade eden ortalama değerler alınmıştır.
Dolaysıyla; besin, vitamin ve mineral değerleri ölçümler arasında farklılıklar gösterdiği gibi ürünler ve ürün değerler tablolarında da kaçınılmaz farklılıklar göstermektedir.

son

UYARI: bitkisel ürünlerin, yağların, bitki özlerinin kullanımı ve yan etkilerinden kaynaklanabilecek zararlar hakkında blgilendirme notu.
Sitemiz sayfalarında yer alan bilgiler, konusunda uzman sayılan kişi ve kurumların yayınlarından derlenip ürün başlıkları altında toplanarak sizlere sunulmaktadır. Tamamen fayda sağlayabilmeyi amaçlayan bilgi içerikli yayınlardır. Dolaysıyla da bilgilendirme dışında ve bilgi verme seviyesinin üstünde kabul edilmemesi gereken faydalı yazılardır.
Yazılarda önerilenler, aktarılan bilgiler, tavsiye edilen uygulamalar tedavilerde kesinlikle kullanılması önerilen reçete-vari yazılar olarak algılanmamalıdır.
Doğru ve gerçek faydayı elde edebilme yolunda; bu ve benzeri tavsiyelerin doğrulukları sorgulanmalı ve gerek üretimlerindeki gerekse bitki çeşitlenmelerindeki yeni gelişmeler çerçevesinde bilgilerin
.... güncellenmesi gerekmektedir.
Yazılar daha ziyade rahatsızlıklarda fayda sağlayan yada sağlayabilecek bilgiler olarak kabul edilip, asıl tedavilere yardımcı, rahatsızlıklara yakalanmayı engelleyici, tedavileri destekleyici, vücüt değerlerini dengeleyici, eksikleri tamamlayıcı, organizmaları işlevlerine kavuşturucu, bünye bağışıklığını takviye edici, fiziksel ve mental aktiviteleri kolaylaştırıcı, vitamin ve mineral aktarıcı doğal katkıların tanıtımı olarak görülmelidir.
Doktor tavsiyesine her zaman başvurulmalı, doktor kontrolündeki tahlil sonuçlarına göre hareket edilmelidir.
Her madde ve onların sentezlenmesi ile oluşturulan en iyi ilaç bile, dozu ayarlanmadığı sürece zehre dönüşebilir.
Yılan zehiri ve diğer zehirli metaryellerde ilaç yapımında kullanılıyor. Doğada en zehirli bitkilerden de ilaç elde ediliyor. Panzehir üretimlerinde de yine o maddeler kullanılıyor.
Dozu ayarlanmamış "su" da can alabiliyor. Hayatın kaynağı sayılan suyun, aşırı alımında ve saflaştırıldığında zehire dönüşüp ölümle sonuçlanabilen durumlara yol açtığı gibi, en yararlı bitkilerde her ne koşulda ve her ne tarifte olursa olsun, kontrolsüz ve aşırı tüketimleriyle vücutta yan etkiler meydana getirebilmektedir. Vücutta bazı alerjik etkilere neden olabilmektedir.
Bu nedenle her bitki fasılalı ve kontrollü olarak dikkatlice tüketilmelidir. Dikkat edilmezse, kronik rahatsızlıklar göz önüne alımmazsa, bünyede olan diğer hastalıkları, tetikleyebileceği hesap edilmezse faydalı olan bitkiler, sağlığı etkileyen zararlı bitkiler konumuna gelebilir.
Her aşırı yüklenmeler gibi fazla vitamin alımıda organizmaya, organlara zarar verebilir. (Ihlamur, adaçayı çok rahatlatıyor, kasları gevşetiyor diye fazlaca alındığında en azından kalp kapakcıklarını ve mide kapakcığını yumuşatır, cinsel uyarımları geciktirebilir...vb..)
Bu nedenle, derlenerek yayınlanan yazılar ve tavsiyeler doktor reçetesi gibi görülmemelidir. Özellikle, kronik rahatsızlıkları olanlar doktora danışarak kullanmalıdır.
Farklı farklı hastalıklardan tedavi görenler, sürekli ilaç kullananlar, kronik hastalıklarla mücadele edenler, alerjik hassasiyeti olanlar mutlaka doktora danışmalıdır.
Özellikle, bitki yağları, extrantları, detoks halleri yoğunlaştırılmış bitki özleri olduğundan, bitki sıvısı olmaktan uzaklaşıp neredeyse ilaç (ilaç ve hap dozajlamasından elbette kat ve kat uzaktır. Ama aşırı tüketimle bu fark azalır. Organlarda olan başka bir hastalığı tetikleyebilir ya da tedavisine sekte vurabilir. Bu nedenle aşırı tüketimden ve süreklilikten kaçınmalı. Kullanıma haftada bir kez olsun ara verilmeli ve kişilerden kişilere değişse de yarar sağladığı tespit edilen oranlarda kalınmalıdır) konsantresi konumuna yaklaşmaya başlamıştır. Sürekli kullanımlar için doktora mutlaka danışmalıdır.
Sürekli kullanımlar yerine fasılalı ve aşırıya kaçmadan alınmakla yetinmeyip, vücutta fiziki ve mental değişiklikler gözlenmelidir.
Alerjik bünyeye, kronik rahatsızlıklara sahip olanlar ile sürekli ilaç kullananlar daha dikkatli olmalı ve bu nedenle mutlaka doktora danışılmalıdır. Kullanılan ilaçların etkisini azaltmamak, hesaplanmayan sonuçlarla karşılaşmadan bitkilerden yararlanabilmek için.

SAFRANLI YAŞAMA DAVET EDİYORUZ...

'Sağlıklı yaşama' katkımız olursa! ne mutlu bize...

En pahalı baharat olması, değerinden, kıymetinden, etkisinden ve faydasından olan safran; tüm bu özellikleri göz önüne alındığında, karşılığını kat ve kat ödeyen bir baharattır.
Etkisine bakıldığında "pahalı" kavramının göreceli olduğu anlaşılır." Safranın, 40-60 lira (4-5 $) gibi bir fiyata satılan 1 gramıyla en az 50 fincan çayı 'sağlık iksiri' olarak içebilirsiniz.
Kahvehane çayının yarı fiyatına içebilen 'safran', sizce pahalı olabilir mi? Karşılığını veremese! o fiyatlara ulaşamayacağı gibi, ekimide yapılamaz.
Fiyatını saptayan faktörlerin başında; etkisinin vazgeçilmezliği, dekardan ~0,5 kg elde edilmesi ve üretimdeki meşakkatin derecesi gelmektedir.


Safran Abla